Loading...
‘Desteğe Hak Kazanan Belediyelerin Projelerini Feshetmemek İçin Elimizden Geleni Yaptık’ 31 Aralık 2010 | 12:39

Ajansın Kuruluş Felsefesine Sadık Kalmalıyız"

 Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA), 2010 yılı faaliyetlerini değerlendirmek üzere sivil toplum temsilcileri ve basın mensuplarıyla bir araya geldi. Ajans faaliyetleri hakkında bilgi veren Genel Sekreter Abdullah Erin, karşılaştıkları bazı sıkıntıları da dile getirdi. Ajansların bilimsel veriler ve ortak akla uygun olarak yerel düzeyde katılımcılığı sağlayan bir yönetim anlayışını geliştirmek için kurulduğunu hatırlatan Erin, ajanstan beklenen misyonu yerine getirebilmesi için herkesin bu anlayışa sadık kalmasının ve ajanstan sadece bu doğrultuda icraatlar beklenmesinin şart olduğunu söyledi. Şahıslara bağlı bir anlayıştan söz hakkı olan herkesin süreçlerde yer aldığı stratejik bir yaklaşımı bölgede oturtmaya çalıştıklarını ve DİKA"nın buna "değişim" dediğini ifade etti.

"651 Kişiye İş, 34.213.967 TL Yatırım"

2010 yılında 4 mali destek programı ve bir teknik destek programını hatasız tamamladıklarını hatırlatan Erin, bu programlarla ajansa toplam 500 civarında proje sunulduğunu söyledi. KOBİ Mali Destek Programı ile Kobilerin rekabet gücünü artırmayı hedeflediklerini ve 46 Kobi Projesinin hayata geçirildiğini ifade eden Erin, bu sayede 651 kişiye istihdam sağlandığını ve bölgeye Ajns desteği ile beraber toplamda 34.213.967TL yeni yatırım yapıldığını söyledi.

‘Belediyelerin Projelerini Feshetmemek İçin Her Türlü Çabayı Gösterdik’

22 Küçük Ölçekli Altyapı Projesine 8.000.000 TL destek verdiklerini ifade eden Erin, 7 belediyenin ajanstan proje desteği almak için gerekli hukuki şartları taşımadıkları için proje sözleşmelerini feshetmek zorunda kaldıklarını söyledi. SGK, vergi borcu veya hacizli borçları olan belediyelerin mevzuat gereği ajans desteğinde yararlanamadıklarını hatırlatan Erin, mevzuatın değiştirilerek bu projelerin yürütülebilmesi bir ay boyunca diplomatik lobi faaliyetini yürüttüklerini, DPT yetkililerinin ve bazı bölge Milletvekillerimizin de bu konuda büyük gayret sarfettiklerini, ancak olumlu bazı gelişmelere rağmen bu konunun henüz tam olarak çözüme kavuşturulamadığını ifade etti.

‘İş Başvurusu Olumsuz Sonuçlanan Adaylar Bile Teşekkür Etti’

2010 yılı sonunda 15 yeni personelin aralarına katıldığı bilgisini veren Erin, 12 uzman kadrosu için hepsi nitelikli ve bu görevin hakkını verebilecek 165 başvuru aldıklarını söyledi. Tamamen şeffaf ve adil bir değerlendirme ile önce aday sayısını (alınacak personelin 4 katı olan) 48’e indirdiklerini, kameralar önünde akademisyenler ve DPT Uzmanlarından oluşan heyet tarafından yapılan mülakat sonucunda alınacak 12 uzmanın belirlendiğini söyledi. Uygulanan kriterlerin internet sitesinde yayınladığını, toplam 263 başvuru aldıkları personel alım sürecinde bir tane dahi itiraz ve tenkit almadıklarını bilakis başarısız bulunan adaylardan teşekkür mailleri aldıklarını söyledi. 3 gün 3 gece yorucu mülakatlar sonrasında yapılan personel alımını neticesinde aldıkları reaksiyonların ne kadar objektif, adil ve doğru bir iş yaptıklarını gösterdiğini söyledi.

 ‘Türkiye-Suriye iş Birliği Programı kapsamında 50.000-350.000 Dolar Hibe Desteği İmkanı’

Türkiye – Suriye Bölgeler Arası İşbirliği Programı hakkında bilgi veren Erin, iki ülke arasında ilişkileri geliştirme potansiyeli olan ve yapılacak bağımsız değerlendirmeler sonucunda başarılı bulunan kamu kurum ve kuruluşları, STK’lar ve eğitim danışmanlık hizmeti sunan firmalara 50.000 USD’den 350.000 USD’ye kadar %50 ile %90 arasında değişen oranlarda hibe desteği sağlanacağını, bu program kapsamında Mardin’den yeterli sayıda kaliteli proje alacaklarına inandıklarını, programın sürekliliğinin gelecek yeterli sayıdaki kaliteli proje sayısına bağlı olduğu için de ilgili tüm kesimleri bu program kapsamında belirlenen ilke ve standartlara uygun proje hazırlayıp belirlenen son teslim tarihinden önce Ajans’a sunmalarını beklediklerini söyledi. Türkiye – Suriye Programı için son başvuru tarihi 3 Şubat.

‘Her İşimizi Bilimsel ve Profesyonelce Yapıyoruz’

Proje değerlendirmelerinin AB standartlarında yapıldığını söyleyen Erin, bu sistemde proje değerlendirmesinde başvuru rehberlerinde belirtilen kriterler dışında hiçbir şeyin dikkate alınmadığını söyledi. Proje başvurularının yarışma esasına göre değerlendirildiğini ve desteğe hak kazanamayan tüm başvuru sahiplerine gelmeleri halinde projelerinin neden kabul edilmediğini tek tek izah ettiklerini, gerekli düzeltmeleri yaparak bir sonraki programda tekrar başvurmalarını hatırlattıklarını söyledi.